Bir filozof olarak başlamak gerekirse: “Devlet” dediğimiz yapı, insan topluluğunun niceliksel ve niteliksel sınırları etrafında tanım kazanır; onun kurumları, hem varoluş hem meşruiyet hem de anlam katmanlarında okunur. Bir “kurum” devletin bağrında mı doğar, yoksa özel inisiyatiflerle mi yükselir? “Güvence Hesabı devlet kurumu mu?” sorusunu bu bağlamda ele almak, yalnızca hukuki statüyü değil, etik sorumlulukları, epistemik sınırları ve ontolojik konumunu da tartışmak demektir. Aşağıda bu soruyu üç düzlemde (etik, epistemoloji, ontoloji) dengeli bir şekilde işleyen bir bakışla irdeleyeceğim. Sonunda okuyucular için tartışmayı derinleştirecek sorular sunacağım. — 1. Etik Perspektif: Kurumun meşruiyeti ve kamu sorumluluğu Etik düzeyde bir kurumun “devlet kurumu”…
8 Yorum